Bu Dünya Gerçek mi, Yoksa Düş Mü? – Varlık Felsefesiyle Kafayı Yakalım

Sabah alarm çalıyor. Gözlerini açıyorsun. Telefon ekranı, sınıf grubu, annemin “kalk artık” sesi…

Ama dur bir dakika. Ya bütün bunlar gerçek değilse?

Ya rüyadaysak? Ya da bir simülasyonun içindeysek?

Evet, varlık felsefesine hoş geldin! Burası gerçeklik dediğin her şeyi sorgulatan bir alan.

Platon – Gördüğün Şeyler Aslında Gerçek Değil

Platon’un meşhur mağara alegorisi vardır.

İnsanlar zincirlenmiş, sadece mağaranın duvarına yansıyan gölgeleri görüyorlar.

Oysa dışarıda, “gerçek gerçeklik” yani idealar dünyası var.

Bizim gördüklerimiz ise onların sadece yansıması.

Yani Platon’a göre senin şu anki hayatın… gölgelerle dolu bir Instagram filtresi olabilir.

Gerçeklik dışarıda. Ama kim çıkıp bakmak ister?

Aristoteles – Yok öyle idealar, maddeye bak maddeye

Platon’un öğrencisi ama tam zıt görüşlü: Aristoteles.

Ona göre gerçeklik, bu dünyada. Gözle görülür, elle tutulur, biçim ve madde birlikteliğinde.

Yani kedi varsa, o kedinin “kedi ideası” değil, bizzat kendisi önemli.

Platon hayalperestse, Aristoteles realisttir. Biri bulutlara bakar, diğeri toprağa.

Descartes – “Düşünüyorum, o zaman varım”… Galiba

Descartes tam bir kafa karıştırıcı.

Diyor ki: “Bildiğim her şeyden şüphe edebilirim. Ama şüphelendiğimden şüphe edemem.

Yani düşünüyorsan, varsın.

Peki ya düşündüğün dünya sahteyse?

Biraz Matrix havası değil mi?

O kırmızı hapı alırsan, varoluşunun temeline kadar inebilirsin…

Nietzsche – Tanrı öldü, varoluş bize kaldı

Nietzsche ise varlığı anlamakla ilgilenmez, yaşamakla ilgilenir.

Ona göre insanlar anlam yaratır. Gerçeklik yoksa bile, sen yaratabilirsin.

Sen kendi yıldızını yarat, kendi değerini kur” diyor.

Modern bireyin “kendini gerçekleştirme” akımının dedesi gibi.

Simülasyon Teorisi – Hepimiz Bir Bilgisayar Oyunuyuz Belki

Elon Musk’ın bile üzerine düşündüğü konu:

Ya bu dünya aslında çok gelişmiş bir uygarlığın bilgisayar programıysa?

Felsefe diyor ki: Bu da mümkün. Çünkü varlık üzerine kesin bir bilgiye ulaşmak…

Zor değil, imkansıza yakın.

Sonuç: Belki de Hiçbir Şey Gerçek Değil… Ama Yine de Gerçekmiş Gibi Yaşıyoruz

Varlık felsefesi, seni en temel sorularla baş başa bırakır:

“Ben kimim? Gerçek ne? Var mıyım gerçekten?”

Bu soruların cevabı kolay değil. Ama önemli olan sormaya cesaret etmek.

Sana Soru:

Sence şu an yaşadığın hayat gerçek mi?

Yoksa hâlâ mağaradayız da dışarısı başka bir şey mi?

“Bu Dünya Gerçek mi, Yoksa Düş Mü? – Varlık Felsefesiyle Kafayı Yakalım” için bir cevap

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın